19 Ekim 2010 Salı

sonbahar

evlerin en vazgeçilmez yerleri balkonlar..

istanbul'a taşındığımızda oturduğumuz ev giriş kattı ve çok mendebur bir evsahibimiz vardı. keşke mendebur demeseydim ama çıktı bir kere ağzımdan o da z çektirmedi bize. orda kardeşlerimle hep balkonlu ev hayali kurardık. ve..

bir dört yıl o evde güneşsiz balkonsuz yaşadıktan sonra bizim olan dördüncü katta bolkonlu bir eve taşındık. nerdeyse günün tamamını orada geçirmeye başladım. bir gün orada şahit olduklarımı da yazarım belki..

şimdi başka bir evdeyiz salonu büyük olsun diye balkon feda edildi. yerine çakma bir balkon uydurdu annem çamaşırlar için herhalde yoksa benden etkilendiğini sanmıyorum. artık çok çıkmıyorum balkona. hayatımı evin başka yerlerine odakladım bunu da sosyolojik çıkarımlarla yazarım belki. evdeki mekan analizi...

ve bugün günlerdir kendime zehrettiğim hayatın, sanki benim değilmiş gibi yaşadığım anlarından birinde kendimi balkonda buldum. üşümüyordum !..

sağa sola baktıktan sonra oturdum sandalyeye güneş tam karşımda sevindim desem yeri. o aydınlığa vurdum kafayı mermerin üzerinde neredeyse bir saat kafamı hiç kaldırmadan yattım. uyudum mu bilemiyorum. sokağın sesleri kulağımdaydı kalkıp eve girdiğimde. içim ışımış.

1 yorum: